Atatürk inkılapları İngiltereyi ve diğer krallıkları nasıl zora soktu?
Atatürk'ün inkılapları, cumhuriyetin ilanı gibi önemli adımlar, Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu ve o dönemdeki uluslararası toplumu etkilemiş ve ilgi çekmiştir. İngiltere ve Avrupa'da bu gelişmeler, genellikle hayranlık ve takdirle karşılanmıştır. Atatürk'ün reformları, modernleşme çabaları ve demokratik adımları uluslararası camiada genellikle olumlu yankı bulmuştur. Özellikle kadınlara seçme ve seçilme hakkı gibi adımlar, çağdaşlık ve ilerleme olarak değerlendirilmiştir.
Alternatif yönetim şekilleri üzerine düşünme konusunda, Atatürk döneminde Türkiye'nin benimsediği laik cumhuriyet modeli ve bu modelin modernleşme yönünde gösterdiği çaba, birçok ülkede ilham kaynağı olmuştur. Farklı ülkelerdeki düşünürler ve liderler, Türkiye'nin izlediği yolu incelemiş ve kendi ülkelerine uyarlamaya çalışmışlardır.
Örnek alan ülkeler olduğu kadar bu reformlardan rahatsız olanlar da vardı. Bunların başında İngiltere geliyordu. O dönemde gün geçmiyordu ki Türkiye ile ilgili bir haber manşetlere taşınmasın. Bir gün monarşi ile yönetilen bir ülkede kendilerini modern sanan bir toplum Türklerin Cumhuriyeti ilanını konuşuyor. Kendi liderlerini seçebilme özgürlüğünü kendilerinin ne zaman yaşayacağını sorguluyor. Başka bir gün Kadınların seçme ve seçilme hakkını konuşuyor. Kadınlar dilerse devlet başkanı bile olabiliyormuş diye kulaktan kulağa haberler dolaşıyor aktivistler sokaklara çıkıyor benzer hakları talep ediyor. Daha sonra ilk kadın pilotun Sabiha gökçenin fotoğrafı manşetlerde. Türk kadını pilot bile olabiliyor. şeklinde haberlerle arka arkaya sarsılıyor.
İşin edebi boyutunda karamsarlığa kapılan yazarlar bile vardı haksızda sayılmazlardı ki yüz yıldır tam demokrasiye geçemediler. İşte bu yazarlardan biri de George Orwell. Orwell 1930larda yazdığı1984 adlı kitabında İngiltereyi distopik bir gelecekte hayal etmiş. Elit kesimin baskı altında tutulduğu, geçmiş mecmuaların sürekli değiştirilip geçmişin büküldüğü, nefret seanslarının düzenlendiği, herkesin ekranlar ve kameralar ile denetlendiği, iktidar karşıtlığının ağır cezalara çarptırıldığı bir gelecek. İngilterenin bu kötü durumunun karşısında özgürlükçü bir ülke ve bir lider var. Tahmin edin bakalım bu kim?. Evet Özgürlükçü ülke Avrasya ki, bu Türkiye oluyor. Lideri ise O'Brien diye geçiyor bu da elbette ki Mustafa Kemal Atatürk'ten başkası değil. Savaş barıştır, özgürlük köleliktir, cahillik güçtür şeklinde naralar atan ingiliz beyaz yakalılar grubu. Özgürlükçü, bilimsel ve barışçıl tutum sergileyien Atatürkü hedef tahtasına koymuş veryansın ediyor bu kitapta. Düşünün kendilerini ne kadar geride kalmış olarak görüyorlardı. Gazeteler dergiler insanları hatta diğer yazarları nasıl etkilemiş.
Günümüz düşünüldüğünde kim ne kadar yol kat etti bilinmez ama güneş batmayan imparatorluğun bu gün bir ada ülkesi olması ve krallığın sembolik bir hale gelmesi o dönemde verdiği tavizlere dayanıp dayanmadığı araştırılması gereken bir konudur.